Salı, Ekim 13, 2009

izleyin..



canım her sıkıldığında kendimi sinemaya atıp, filmlere boğasım geliyor. gerçeklerden, gerçek olmayan şeylere kaçıyorum :) birkaç saat zihnimi aldatıyorum. kalıcı çözümler için büyük adımlar gerekiyor çünkü. herneyse.

ilk film the ugly truth ... filme yalnızca gerard butler için gitmiş olsam da katherine heigl de iyi oynamış. yüksek beklentiyle gitmeyince hayal kırıklığına da uğramadım, koltuğuma kurulup düşüncelerimi gömüp eğlendim :)

ikinci film the time traveler's wife ... ben kitabını okumamıştım, okuyan çoğu insan beğenmemiş ama ben çok beğendim. etkilendim de.. gözlerim doldu. güzel film...


Posted by Picasa

Pazartesi, Ekim 05, 2009

gitmek isteyip de gidemeyenlerin ülkesindeyim..
zamanın gerisinde kalıyorum kaçamadıkça..

sana rağmen

Senin sana rağmen bir yüzün var
Herkesin ilk aşkına benzeyen
Beklemek kadar acı , anlamak kadar zor
Nedensiz ölümlerin suskunluğu gibi
Yok karşılığı yüzünün

Senin sana rağmen bir yüzün var
Herkesin ilk aşkına benzeyen
Yaklaştıkça imkansız uçurumlar
Nedensiz hayatların o büyük acısı gibi
Yok karşılığı yüzünün

C. Ersöz

gel(me)

Gel me dur ne olur
Gel me kal
Sana verdiğim çiçekleri yanına al
Buralar soğuk siyah çirkin karanlık
Yani gelme
Seviştiğimiz gecelerde kal
Bize benzeme

f.d