Salı, Mart 24, 2009

başka türlü bir şey benim istediğim



başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz, havası ayrı hava
nerde gördüklerim, nerde o beklediğim
rengi başka, tadı başka..
-------------------------------
aşk.
hangi denizin kıyısındasın sen.
hangi kumsalda duruyor ayak izin.
başka türlü birşey benim istediğim.
birkadın bir erkek arasında geçen.
ve içinde sadece mana bulunan.
can yücel

bencillik işte...

"seni seviyorum, demek her şeyi kabullenmektir. gidişleri kalışları, öpüşleri aldanışları, kapıları, çıkmaları, sırtını ve göğsünü, elini ve dilini her şeyi kabullenmektir. nasılsa öyle. neyse o. biraz da o olmak. onun biraz da sen olması. sonra ikisinin de aynı ateşte kavrulması. aynı sularda boğulması."
Alıp okumayı düşündüğüm bir kitaptan hoşuma giden bir küçük bir alıntı...
Okumak güzel de... Bana çok uzak bir insanı bu denli sevebilmek... Seni seviyorum diyebilmek çok zor, çok uzak.
Sanırım biraz fazla bencilim :)

Cumartesi, Mart 21, 2009

Nur-u Ayinim

Yeni duyduğum sözlerden biri Nur-u Ayinim... Çok hoşuma gitti.
Böyle birkaç güzel dize buldum anlamına bakarken.. Bana binde bir uğrayan duygusal zamanlardan biri heralde :)
-------------
Nur-u Ayinim.
Yazmasında güneş koşan yarimin.
------------
Nur-u Ayinim, iki gözüm, bildin mi neydi sabır?
Ya neydi kirpiğinin kıvrımına tutulup kalan burukluk?
Hani neydi nesre çevrilemeyen söz?
Neydi bilgiye adanmış ayazların derûnunu dolduran acı?
Sabır bir aydınlık, sabır bir teselli...
Büyük Sahra’ya yağmur, istiridyeye inci...
Sabır göz pınarlarını kurutan ferahlık; sabır hüzünler kulübesinin ışığı...

Cuma, Mart 20, 2009

sıkıntı...uyku...boşvermişlik...



gelecek kaygısı belki içimizdeki


gün geçtikçe sorumluluklar hergün bir eklenerek büyüyor
yuvarlanarak büyüyen kar topu gibi
ve sıkıntı veriyor
büyümek güzel değil
hiç değil hem de


bu da bi dönem..
öss hazırlanma dönemimiz gibi
o zmn ki sıkıtı bile küçükmüş şimdi anlıyorum
küçükmüşüz ve insanlara katlanılabilir geliyormuş sorumsuzluklarımız
ya da başarısızlıklarımız
sadece insanlara da değil
başta kendimize
ben kendime katlanamıyorum bazen
kalkıp ders çalışmayışıma kızıyorum
ve sıkıntımın kaynağı oluyor


evet tembellik diye tabir ettiğimiz bişi bu.. :(

haa bir süre sonra bişey yapmaya yapmaya uğraşsam da denesem de yapamam demeye başlıyor insan bir de.. bu da ikinci evre..

Pazar, Mart 15, 2009

DEDEMM




birşeyler olacak yarın
duruşundan belli
kırdaki atların
bulutların koşuşundan belli
kazışından köstebeklerin toprağı


karıncaların telâşından belli
birşeyler olacak yarın
belki bir tomurcuk
belki bir ağacın düşen yaprağı
belki de bir çocuk



pek o kadar göremesek de uzağı
kuşların uçuşundan belli
birşeyler olacak yarın
öbürgünden önemsiz
yarından önemli



bülent ecevit



Ben seni çok özledim.. çok çok çok! Bu şiir seni hatırlattı... Gülerken ağlamaya başladım birden..


Diğer tarafı düşündüğümde içimi rahatlatan tek insansın, yanına geleceğimi bilmek huzur veriyor.


Seni görmeyi çok istiyorum, öğütlerine ihtiyacım var, rüyama gir nolur.

Perşembe, Mart 05, 2009

vıcık vıcık aşk var bi kaşık almaz mısın :)



mtlda...: evet evliliğe de inanmıyorum
mtlda...: aşka da
mtlda...: saçma geliyo napiim
mtlda...: al bi kere aşık olayım dedim boyumun ölçüsünü aldım oturdum yerime
(ki onun da aşk olduğuna inanmıyorum ya)
mtlda...: saçma işte alla alla
mtlda...: duygusal antin kuntin laflar komik geliyo bana ya napiim :D

......: bence erken pes ediyorsun..aşk iflah olmaz çelişki dedim yaa tam sana göre aslında sen de az biraz garipsin ya çöz çözebilirsen...

mtlda...: yok bana uzak olsun ben almiim
mtlda...: ben öle aşkıım gece dışarı çıkmamı istemiyo çıkamam, aşkım şöle yapma dedi yapamam, aşkım erk arklarınla fazla görüşme dedi ok dedim diyemem
mtlda...: üf o kdr fazla böle tip var ki etrafımda kus geldi
mtlda...: aşkın var olmadan önce karar alma yetin varmıydı diyesim geliyo, yani iyi ki aşkısı çıkmış karşısına yoksa mazallah hiç karar veremicekmiş
mtlda...: biri şöle yap böle yap dicek illa bunlara

mtlda...: huysuz, milletin mutluluğunu kıskanan yaşlı kadınlar gibiyim
mtlda...: ama değil, bu mutluluk sandıkları şey reel değil
mtlda...: bigün anlıcaklar


......: sana sen gibi biri lazım..aşk da zaten kendi kendini sevmektir en başta sen dalgalı bi deniz gibi huysuz olsan da böle mutlusun böle kal..
TEŞHİS: DELİ

Çarşamba, Mart 04, 2009

STOP

Zamanın rüzgâr gibi esip geçtiği, zihnimin derinliklerine dökülmüş yaprakları silip süpürdüğü bir dönem değil. Keşke öyle olsaydı. Hızlıca oynatılan bir film gibi akıp gitseydi hayat. Ve biz “pause” tuşuna dokunup sevdiğimiz anları dondurup doyasıya izleyebilseydik veya “slow motion” devam edip, yaşamaya doyamadığımız anları yavaşlatsaydık.

Ama maalesef her anı yavaş yavaş yaşadığım, aldığım her kararın sorumluluğunu ağır bir hırka gibi üzerime giydiğim bir dönemdeyim. Büyük mutsuzluk adalarını barındıran engin bir denizde isteksizce yüzüyor gibiyim. Anlık mutluluklar bulmaya çalışıyorum kendime ama işe yaramıyorlar. Ne bu sonsuz denizden kurtulabiliyorum ne de mutsuzluk adalarının her birine uğrayıp payıma düşenleri yaşamaktan…
Hiç bir şey elimde değil sanki. Treni durdurup inebilmek için neler vermezdim.

Pazar, Mart 01, 2009

wish...


......: ne istiyon söle :D

mtlda...: okul şıp die bitsin ben de pıt die istediğim işe gireyim istiyorum, esrarengiz biri tarafından banka borcum ödensin bana limitsiz ve heray borcu tıkır tıkır ödenen bir kart gönderilsin istiyorum, en paspal halimle güzel görüneyim istiyorum, adını sanını unuttuğum hatta hiç duymadığım merhum bi akrabadan 250metrekare ev miras kalsın istiyorum...

mtlda...: aslında bu söylediklerim milyarda bir ihtimalle de olsa gerçekleşebilir belki bigün asla gerçekleşmeyecek olanlardan bahsetmek istemiyorum. stop.

mtlda...: ya unuttuuuum

mtlda...: bi de beyaz atlı prens meselesi var

mtlda...: ya tüm bunlardan sonra -kesinlikle daha önce değil :D- gelsin bulsun beni ülkesinin prensesi olayım istiyorum.

mtlda...: ahahahahahhahahha