Perşembe, Haziran 29, 2006

sevdiğim filmler_1

 Posted by Picasa
pearl harbor soundtrack

Çarşamba, Haziran 28, 2006

Amorphis - Black Winter Day


"Sizin de eliniz ayağınız birbirine dolanmaz mı âşık olduğunuzda... Sabahın kör vakitlerinde ne yapacağınızı bilmez halde yatağınızda debelenip durmaz mısınız aşk varsa.... Aşk girdiği her yüreği darmadağın eder, kimi zaman bir uçurtmaya takılıp gökyüzünde uçarsınız umarsızca, kimi zaman saat tik takları arasında bir telefon sesine muhtaç, oturursunuz anlamsızca, bir ayrılık vaktinde sancılanır ruhunuz kalakalırsınız, ne yağmurlarda ıslanmak rahatlatır sizi ne de arkadaşlara sığınmak, onsuz nasıl nefes aldığınıza şaşarsınız üstelik... "
M.Coşkundeniz
yeniden aşık olmak eskiyi tümüyle unutmak istiyorum.. biliyorum ki eski defterleri açmak sadece üzüntü getirecek bana..

Pazar, Haziran 25, 2006


uzanmışım hamağa,ağaçların gölgesinde,hafif yumuşak serin bi esinti.. kapıyorum gözlerimi yıllar öncesi geliyor bir anda aklıma..özlediğim çok şey var sanki..gözlerimi açıyorum bu anı fotoğraflamalı diyorum..biri sallıyor beni..kuşlar gibiyim şimdi..kendimi alabildiğine hafif,özgür hissediyorum.. özgür mü dedim ben..? sahi o nerelerde acaba şimdi? nerelerde olduğunu,ne yaptığını bilmediğim bikaç insandan biri ama;sanki o özlenenlere dahil gibi.. Posted by Picasa

Cuma, Haziran 23, 2006


işte beeeen doğum günü kızı.. neler mi oldu peki o gün.. number10 ve smile'dan bi msj hazırlan bize gel.. söyledikleri saatte gittim.. çıktık.. nereye..? süpriiiiiiiz söylenmez dedi ikisi.. gittik efendim bi balık restoranı.. masamıs ayrılmış.. oturduk,mezeler,rakılar.. ooohhhh.... ben tabi yüzünde güller açan tipitip.. dostlarım diyorum benim için neler hazırlamış.. neyse yedik, içtik,güldük,eğlendik,hüzünlendik,son bi seneye bakıp öööffff ülen öfff dedim bi içten.. yitip giden şeyler için.. ama içimiz içimize de sığmıyor.. eee kolay mı.. yeni bi yaş beraberinde umutları da getiriyor.. demi ama.. Posted by Picasa



Posted by Picasa

sonra dediler kii.... bu kadarla biter mi hiç.. dahası var.. hadi gidiyoruz.. ben oooh ohh ne güzel diyorum tabi,balıkları da indirmişim mideye,rakıyı da...
ve sonra bizim grubun gerisi ekleniverdi bize birden.. eller havaya yaptık tabi.. bi coştuk bi coştuk sormayın.. daha da devamı var da ee o da bise kalsın demi ama;)



Posted by Picasa



benim beraber güldüğüm,beraber ağladığım,cozuttuğum,çılgınlığın dibine vurduğum,sarhoşlukların en güzellerini beraber yaşadığım,en kötü günüm dediğim zamanlarda hıçkıra hıçkıra yanlarına koştuğum,ameliyattan çıkıp gözümü açınca ilk sorduğum,çukura düştüğüm,bana lirik dans yapmayı öğreten(hihihi!),taktik veren(heheheh!),balkonda sabahlayıp dilek tutma yarışına girdiğim(herkes anlayamas..), bana en güzel elmalı çayı(number10) ve şehriye çorbasını(smilem) yapan, ben tokatlayan(!) ,paylaştığım anlar çoğaldıkça nazar değer diye korktuğum, yıllandıkça şarap misali tatlanan dostluğumuzun bizimle büyümesini çoooook istediğim..arkadaş,dost,kardeş,sırdaş,sevgili(hı..?) olduğum.. yegane insanlar.. SMİLE VE NUMBER10'um.. bana yaşattığınız bu gülümsemelerin yetmediği doğum günü için çok teşekkürler.. SİZİ ÇOK SEVİYRM...
Posted by Picasa

Perşembe, Haziran 22, 2006


hastaydım hem de ççoooookkk...doğumgünü kutlamalarının akabinde beni yatağa düşüren,bademciklerimi şişiren,ateşimi fırlatan faranjitle başım dertteydi..yediğim yedi iğneden sonra birazcık kendime geldim..daha yemem gereken sekiz iğne var,doktorumun söylediğine göre..ekstra şuruplar fln cabası..birazcık daha iyi olayım size çüper fotolarla number10 ve smilem(denizim)in hazırladığı harika doğumgünümü de anlatıcam..herşey tarifsiz güzeldi..ta kiiiiii...neyse devamı sonra.. ;)

Cumartesi, Haziran 17, 2006

Sahi,ayın kaçı bugün..? Günlerden ne..?

Çarşamba, Haziran 14, 2006

Sevdiğim Şarkılar_2

Sweet November

kalbin kırıldığında
canın sıkıldığında
kararsız kaldığında
sen nerdeysen dostlar orda
dünden sonra yarından önce
hayat bazen tam bi bilmece
yaş kaç oldu hiç sormuyoruz
nerden baksan 29 30
işten sonra uykudan az önce
hayat bazen tam bi eğlence
yaş kaç oldu göstermiyoruz
nerden baksan 29 30
Özlem Tekinin çüper seslendirdiği dizi müziklerinden bi parça.. hoşuma gitti benim.. bundan on sene sonrayı düşündüm de.. umarım yanımda birçok insan olur,anılarla doyurulmuş,geçmişten geleceğe sürmüş dostluklar.. ama yanımda kimse olmasa da smile ve number10un olacağına eminim.. :)
(bkz dost:
1-benim iyiligimi isteyen ve bu yolda beni kırmasına canımı yakmasına izin verdigim yegane insanlar.
2-istediginiz zaman kafasini agritabileceginiz birlikte gulmekten buyuk zevk alinan sadik olmasi sart olan insan.
3-"her koşulda herşeye rağmen iki eli kanda olsa" modunda özel insanlara verilen ad. kolay kolay kırılmazlar.
4-eşşeklik de etseniz, kaba da davransanız, "kassanız" dahi, sizi yarı yolda bırakmayan insan.
5-sizi tanıyan, hangi olaya nasıl tepki verebileceğinizi tahmin eden ve en önemlisi tepkilerinizi önemseyen insandır.
6-insanın canını bile emanet edebileceğini bildiği, karşısında savunmasız kalabildiği, rahat davranabildiği, güvenebileceğinden emin olduğu insandır.
7-acil durumlarda numarasi bilincdisi cevrilen kisi.
8-küçük prensin söylediği gibi "herkes talihsizliklerinin ciddiye alınmasını ister." ve herkes yanında talihsizliklerini ciddiye alacak birileri olsun ister. işte dost sizin talihsizliklerinizi kendininmişcesine ciddiye alan insandır.[smilecım:)]
9-beraber gecirilen bir gunun aksamı ayrıldıgınızda icinize bir sıkıntı cokturen,keske cantaya konulabilselerdi diye dusunduren insan ya da insanlar
10-beraber yaşanan uzun süreli bir sessizlik anında, bir konu açma ihtiyacı duymacağınız kişi. iki taraf da laf olsun diye bir kelam etmez. başka birinin yanında eziyete dönüşebilecek bu sükunet ortamı, iki dostu kasmaz. söylenmesi gereken birşey varsa zaten iki taraftan biri söyler, suni bir konu açma telaşına düşmeden...
11-araya giren kilometrelerin ve günlerin onunla birlikte "hiçbirşey yapmama"yı özlettiği, ama desteğinden yoksun bırakamadığı, hep yanıbaşınızda hissettiğiniz insan, can.
zilyon kilometre öteden hala aptal aptal gülümseten,hep bir omzunuzda taşıdığınız, her yere onun gözleriyle baktığınız, kimsecikler onu üzmesin diye bir çiçeğe dönüştürüp fanus içinde saklamak istediğinizdir -ayşemgülüm-)
hepsi test edilmiş onaylanmıştır:)
dost dedigin ; radikal olur; sevilecek biri
olmadigin zamanlarda bile seni sever...
sarilinacak biri olmadigin zamanlarda bile sana
sarilir...dayanilmaz oldugun zamanlarda bile sana
dayanir...
dost dedigin; fanatik olur;
bütün dünya seni
üzdügünde sana moral verir,
güzel haberler aldiginda seninle dans eder,
ve agladiginda, seninle aglar..
ama hepsinden daha çok; dost matematikseldir;
sevinci çarpar...
üzüntüyü böler...
geçmisi çikarir...
yarını toplar..

Salı, Haziran 13, 2006

işte öyle,karmakarışık bir an..

Yaptığım hiçbir şey için pişman değilim.
Tamam,bazen insanlara çok değer verdim -karşılıklı sandım bunu belki de,görmek istediğim kadar vermeliyim diye düşündüm- haketmedikleri halde..ya da evet,en doğru an bu an dedim bazen,önsezilerime güvenerek ve o anların en doğru anlar olmadığını anlamam uzun sürmedi. Bazen de en doğru sandığım şey anlar değil,insanlardı..yani..en doğru insan.
Ama şimdi düşünüyorum da;ben yaptığım şeyler,aldığım kararlar,en doğrularım[:)] ya da en yanlışlarımla ben oldum. Kimseye hissetmeden seni seviyorum demedim.Kimseye kırılmasın diye iyi davranmadım. İyi davranmak istediğim için iyi davrandım ya da negatif elektrik aldığım zamanlarda da olabildiğince gıcık davrandım..
Arayıp bulamadığım şey,gözlerdeki bi sıcak bakış,yani sevgi(bunları yazarken number10 geliyor aklıma,ortak paydalarımız hep aynıydı).Sınırsız,koşulsuz,hükümsüz,ön yargısız,zamansız,mekansız,herkes gibi olmayan,çocuk gibi,deli gibi,bazen yağmur,bazen gökkuşağı gibi,ısıtan kavuran ya da buz kesen,ama alabildiğine çok..hem kendi içinde yalnız hem kalabalık..bir an çok uzak,bir an yanıbaşımda..

Cumartesi, Haziran 10, 2006



N'olur n'olur sanki
Gözünü sevdiğim kuşlar
Beni de her güz alsanız götürseniz güneye.
Ve açınca bahar;
Yine buralara getirseniz
Hep böyle genç genç
Ümit ümit
Aydın aydın
SEVDA SEVDA...
 Posted by Picasa

Salı, Haziran 06, 2006

sevdiğim şarkılar_1

you Sang to me - Marc Anthony
 Posted by Picasa

avuçlarımda kalanlar_1

Söylenmemiş türküsüydü içimdeki, yalnızlığın.. Kapağı açılmamış,kurdelesi çözülmemiş bi armağan gibi duruyordu.. Havada asılı kalmıştı son sözcükler.. Söylememiş olmayı dileyen yoktu, duymamış olmayı da.. Apansız mı başkalaşır insan apansız mı değişir?Ekmeğin buğusu kadar sıcacıktı yüreği derken, oysa hiç tanımadığını ,dışardan bakan biri kadar bile tanımadığını apansızmı farkeder? Sanırım o anda,yani bi anda yalnızlaşırsın.. Yalnızlık kalbine yavaş yavaş gelip yerleşen bişeye benzemez yani. Bi anda gelir ve bir bulut gibi kaplar üstünü. Delmeye, çıkmaya ondan kurtulmaya çalışmak faydasız... Ancak zamanı geldiğinde yavaş yavaş dağılıp, kaybolur,yerini güneşe bırakarak..Belki de ondan güneş bir başka doğar aşıksan eğer...

(nisan 2005)
(eski bloguma yazmıştım burda da olsun istedim..)

Pazar, Haziran 04, 2006

Aşk bitti
Elimden sanki minik bir balık kayıp gitti
Aşk bitti
İçimden sanki bir şeyler kopup gitti
Aşk hiç biter mi
Hiç bir şey olmamış gibi
Boşlukta kaybolup gider mi
Aşk hiç biter mi
Kalır adımızla
Bir sokak duvarında
Bir ağaç kabuğunda
Bir takvim kenarında
Kalır bir çiçekte
Bir defter arasında
Bir tırnak yarasında
Bir dolmuş sırasında
Kalır bir odada
Bir yastık oyasında
Bir mum ışığında
Bir yer yatağında
Aşk hiç biter mi
Kalır dilimizde
Yinelenen bir şarkıda
Bir okul çıkışında
Bir çocuk bakışında
Kalır bir kitapta
Bir masal perisinde
Bir hasta odasında
Bir gece yarısında
Kalır bir durakta
Yırtık bir afişte
Buruk bir gülüşte
Dağılmış yürüyüşte
Aşk hiç biter mi
Kalır bir sokakta
Bir genel telefonda
Bir soru yanıtında
Bir komşu suratında
Kalır bir pazarda
Bir kahve kokusunda
Bir tavşan niyetinde
Bir çorap fiyatında
Kalır bir yosunda
Bir deniz kıyısında
Bir martı kanadında
Bir vapur bacasında
Aşk hiç biter mi
Ezginin Günlüğü
içinde bi yerde aşkı yaşayanlara..bitiren ya da bitirmeyen..

Cumartesi, Haziran 03, 2006



kelimeleri toparlayamıyorum,çok karışık aklım.. yalnızca 'sonsuz bir gökyüzü olmak isterdim' desem beni anlayan olur mu?

Perşembe, Haziran 01, 2006

 Posted by Picasa
kızıl oldum..kuaföre aslında başka bi amaçla gitmiştim ama olsun,bi anda saçlarım boyanmış aynaya bakarken gördüm kendimi.ben bu kararı ne zaman verdim bilmiyorum:) ama olsun fena olmadı sanırım..sarılar kahveler denendikten sonra kızılın tadına bakmiim mi yani.. kendimi yenileme evresindeyim sanki bu ara,yazın aldatıcı sarhoşluğuyla yaralarımı sarmaya çalışıyorum..sanırım biraz biraz iyileşiyorum artık..eskisi gibi yüzümde kocamaaaan bi gülümsemeyle dolaşmak istiyorum..son bi kaç ayı,beni ben yapan anıların arasına kaldırmak,raflarda tozlanmaya bırakmak,üstünden uzuun bi süre geçtikten sonra gülümseyerek hatırlamak istiyorum..
ebeeet bu yaz yeni şeyler yapmak lazım.. ehliyet kursuna başlıyorum,snra arabimlen vın vın gezicem:P snra maket uçak kursuna gitmek istiyorum.. vakit bulup ebru yapmak,ara verdiğim takı toka işine de geri dönmek istiyorum.. eee uzun yaz günleri evde otur otur geçmez demi..doldurmak lazım onları..ha tabi bi ara tatil de lazım..ayarlıcaz hepsini..